Dünden Bugüne Kastamonulu Kadın 

Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele 2023 Yılı Faaliyet Planı kapsamında Kastamonu Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Tarih Bölümü tarafından moderatörlüğünü Doç. Dr. Şerif Demir’in yaptığı ve Prof. Dr. Mehmet Serhat Yılmaz, Prof. Dr. Cevdet Yakupoğlu, Dr. Öğr. Üyesi Çiğdem Gülmez’in konuşmacı olarak katıldığı “Dünden Bugüne Kastamonulu Kadın” konulu panel  düzenlendi. Çevrimiçi platformda gerçekleşen panele, öğretim elemanları ve öğrenciler katıldı. 

Programın açılış konuşmasını yapan Doç. Dr. Şerif Demir, “Tarihi süreklilik içerisinde Kastamonulu kadınlarımızın çabaları, gayretleri, yeri, değeri, önemi, şehrimiz ve şehrimizde kadına verilen önem, kadının sosyal ve toplumsal hayatına ilişkin pek çok detayı bugün bu kısa süre içerisinde paylaşacağız” ifadeleriyle sözü panelistlere bıraktı. 

Kastamonulu kadın denildiği zaman Roma, Bizans dönemlerine kadar konunun getirilebileceğinden söz eden Prof. Dr. Cevdet Yakupoğlu, konuşmasında konum itibariyle Selçuklu ve Beylikler döneminde Kastamonu’da kadının yeri, rolü, hayır ve sosyal hizmetler içerisindeki değeri gibi hususlara değindi. Prof. Dr. Yakupoğlu, Selçuklu döneminde kadınların sosyal hayatta oldukça görünür olduğundan bahsederek savaş döneminde erkekler kadar etkin rol üstlendiğini vurguladı. Prof. Dr. Yakupoğlu, Candaroğulları Beyliği döneminde önemli bir rolü olan Sultan Hatun’un gerçekleştirdiği vakıf işleri hakkında da bilgi verdi.

İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Serhat Yılmaz, “Millî Mücadele Dönemi’nde Kastamonulu Kadınlar” konulu konuşmasına Mustafa Kemal Atatürk’ün Anadolu kadını için söylediği “Dünyanın hiçbir yerinde hiçbir milletinde, Anadolu köylü kadınının üstünde kadın mesaisi zikretmek imkânı yoktur ve dünyada hiçbir milletin kadını ‘Ben, Anadolu kadınından daha fazla çalıştım, milletimi kurtuluşa ve zafere götürmekte Anadolu kadınından daha fazla çalıştım, milletimi kurtuluşa ve zafere götürmekte Anadolu kadını kadar emek verdim’ diyemez ” sözüyle başladı.

Prof. Dr. Yılmaz, Milli Mücadele Dönemi’nde kadınların cephe gerisinde büyük emekler gösterdiklerini vurgulayarak İstiklal Harbi’nde Daday-Kozdere’deki kadınların kağnı ile İnebolu’dan Kastamonu’ya cephane sevkiyatında bulunduklarını aktardı. Milli Mücadele Dönemi’nde Kastamonu’da kurulan cemiyetlerde kadınların aktif bir rol aldığını belirten Prof. Dr. Yılmaz, 10 Aralık 1919 tarihinde Kastamonu’da yapılan ilk Türk kadın mitingini hatırlattı.

Kastamonu Üniversitesi Kadın Araştırmaları Merkezi Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Çiğdem Gülmez gerçekleştirdiği “Günümüzde Kastamonulu Kadın” başlıklı konuşmasında kadının statüsünün geliştirilmesi için her tülü desteğin verilmesi gerektiğinin altını çizerek şu ifadeleri kullandı:  “Her bireyin toplum içinde mutlaka çok sosyal bir statüye sahiptir. Bireyin sahip olduğu statü, toplumun kendisine atfettiği saygınlık derecesini de beraber getirir. Saygınlık ise sosyo-psikolojik bir kategoridir ve bireyin ya da grubun saygınlık talebi diğerleri tarafından kayıtlı görmedikçe onlar saygınlığa sahip olamazlar. Bundan dolayı statü farklılıklarının varlığı, saygınlık derecelerinin farklılığı farkında olunmasına bağlıdır.”

Dr. Gülmez, Kastamonu nüfusunun yüzde 50.1’inin kadın olduğunu hatırlatarak kadınların eğitim, istihdam ve siyasette daha geride olduklarını söyledi. Kastamonu’da tarım alanında çalışanların yarısının kadın olduğunu, ancak görünmeyen aile işçisi olarak çalıştıklarını ve sosyal güvenceden mahrum olduklarını vurgulayan Dr. Gülmez, Kastamonu’nun genç nesil kadınlarının eğitim ve istihdam alanlarında daha aktif olduğunun, girişimci olduklarının ve büyük başarılara imza attıklarının da altını çizdi

Haber Düzenleme: Gizem Azboy