Kastamonu Üniversitesi’nde “Türk Dünyasında Nevruz Gelenekleri” Paneli Düzenlendi

<strong>Kastamonu Üniversitesi’nde “Türk Dünyasında Nevruz Gelenekleri” Paneli Düzenlendi</strong>
15.04.2025
40
A+
A-

Kastamonu Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi, Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü ile Edebiyat ve Toplum Öğrenci Topluluğu iş birliğinde düzenlenen panel, Kastamonu Üniversitesi Merkez Kütüphanesi Cemil Meriç Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi.

Panelin oturum başkanlığını Kastamonu Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Serhat Yılmaz üstlenirken, panelde konuşmacı olarak Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü Öğretim Üyeleri Prof. Dr. Vusala Musali, Doç. Dr. Murad Halmet, Doç. Dr. Ömer Faruk Ateş ve Dr. Öğr. Üyesi Döne Aslan yer aldı.

Açılış konuşmasını yapan Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Orhan Söylemez, “Nevruz bütün Türk Dünyasına kutlu olsun. Her gününüz kadir, her gününüz Nevruz olsun.” ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Mehmet Serhat Yılmaz, Nevruz’un Türk Dünyasındaki tarihî ve kültürel önemine değinerek, “Nevruzunuzu kutluyorum. Nevruz hem coğrafya için hem Türk Dünyası için ayrı bir yere sahiptir. Bugün Türkiye’de ve Türk Dünyası’nda Nevruz’un kutlanış sürecini alanın uzmanı hocalarımızdan dinleyeceğiz.” dedi ve konuşmalarını yapmak üzere Prof. Dr. Vusala Musali’yi kürsüye davet etti.

Prof. Dr. Vusala Musali, Türkiye Cumhuriyetleri arasında Nevruz kutlamalarına en çok önem veren ülkelerden birinin Azerbaycan olduğunu belirterek, “Nevruz’un gelişiyle Azerbaycan’da zengin fakir herkesin evinde hazırlanan Nevruz Honçası sofralarda yerini alır. Herkes toplanır, oyunlar oynanır, ateşler yakılır ve kara kışın gitmesi, yazın gelmesi kutlanır. Maniler ve şiirler okunur.” ifadelerini kullandı.

Özbekistan’daki Nevruz geleneklerinden bahseden Doç. Dr. Murad Halmet, “Özbekistan’da Mart’ın ilk haftasından itibaren kutlamalar, kasabalardan başlanarak şehir merkezlerine kadar devam eder ve 21 Mart’ta Taşkent’te Cumhurbaşkanının da katılımları ile sürdürülür. Halk bir araya gelir, millî oyunlar oynanır, sosyal aktiviteler gerçekleştirilir.” dedi. Nevruz’un siyasi, dinî, ekonomik ve sosyal boyutlarına da değinen Doç. Dr. Halmet, “Tabiatın uyanışı, göçebe bir millet olan Türk milleti için çok önemlidir.” ifadelerini kullandı.

Doç. Dr. Halmet’in konuşmasının ardından Kazakistanlı öğrenciler şiirler okuyarak programa katkı sundu.

Panel, Doç. Dr. Ömer Faruk Ateş’in Kazakistan’da Nevruz’un yeri ve önemi üzerine gerçekleştirdiği sunumla devam etti. Doç. Dr. Ateş, Nevruz’un Kazakistan’da uzun yıllardır kutlandığını belirtti ve Kırgızistan’da Nevruz Bayramı için kullanılan deyimlerin Türkçe karşılıklarını paylaşarak katılımcıları bilgilendirdi. Ayrıca, çeşitli ritüeller aracılığıyla kötü ruhlardan ve hastalıklardan korunulduğuna dair inanışlara değinen Doç. Dr. Ateş, Kazakistan Türkçesiyle maniler ve şiirler okudu.

Panelin devamında Dr. Öğr. Üyesi Döne Aslan, Kırgızistan halkının Nevruz anlayışı ve tarihi kökenleri üzerine bir sunum gerçekleştirdi. Nevruz’un tarihsel olarak Zerdüştlük inancına kadar uzandığını ve bazı kaynaklarda İslamiyet’le de ilişkilendirildiğini belirten Dr. Öğr. Üyesi Aslan, “Nevruz tarihi yakın bir bayram değildir, Zerdüştlük dinine kadar bağdaştırılır. İslamiyet’in doğuşu ve yayılışı ile ilgili olduğunu iddia edenler de vardır. Nevruz ile ilgili yapılan ritüellere baktığımızda hem dinî hem de millî değerler barındırır.” dedi.

Konuşmasında Türklerin Nevruz’u yılın başlangıcı olarak kabul ettiğini ifade eden Doç. Dr. Aslan, Kırgız Türklerinin geleneklerini şu sözlerle aktardı: “Kırık eşyalar, kirli çamaşırlar Nevruz günü evlerde bulundurulmaz. Evler ve bahçeler özenle temizlenir. Bu süreç 14 Mart’tan 21 Mart’a kadar devam eder. Ardıç ağacından tütsüler yapılarak yakılır ve kötü ruhlardan korunulduğuna inanılır. Nevruz gününe özel sümölök dediğimiz yemek kazanlarda pişirilir.” Konuşmasını Kırgız Türkçesiyle okuduğu Nevruz duaları ve şiirlerle sonlandırdı.

Panel, Dekan Prof. Dr. Mehmet Serhat Yılmaz’ın Nevruz şiirleri seslendirmesi ve ardından Prof. Dr. Orhan Söylemez’in panelistlere katılım belgelerini takdim etmesiyle sona erdi.

Haber/Fotoğraf: Hazal Karadağ

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.