Hevesle Başladı, Vazgeçilmezi Oldu

Kastamonu’da yaşayan Şahabettin Özatay’ın (72) çocuklukta heves ile başladığı antika eşya tutkusu vazgeçilmez mesleği oldu.

Antikacılığa 8 yaşındayken başladığını, eşyaları ilk olarak çevresinden hediye mahiyetinde aldığını, 19 yaşında ise parayla almaya başladığını belirten Özatay, dükkanındaki onlarca eski eserle ziyaretçilerini karşılıyor. Dükkanındaki tüm eserlere aynı önemi veren Özatay, eşyalarına gözü gibi bakıyor.

Mesleğinde Dönüm Noktası

Mesleğinin dönüm noktasını, babasının antika eşya biriktirmesine karşı çıkmasıyla başladığını belirten Özatay, ”Babam antika eşya toplamama çok karşı çıkıyordu. Topladığım eşyalara ‘Ben bunları çöpte bulsam almam’ demesi üzerine ona bu eşyaların çok kıymetli ve değerli eserler olduğunu söyledim. Bunun üzerine babam, ‘Sat da görelim’ dedi. Ben de 25 yaşında Kastamonu’dan 2 bavulumla birlikte İstanbul Kapalı Çarşı’ya gittim, orada tüm eşyalarımı sattım. Bu olay mesleğimde dönüm noktası oldu” ifadelerini kullandı.

Antikacı Özatay, babasını ikna ettikten sonra eşyalarını koyacak yer bulamayınca ilk dükkanını Ankara Samanpazarı’nda açtı. 15 yıl Ankara’da kaldıktan sonra memleketi Kastamonu’ya dönen Özatay, 53 yıllık tarihi ziyaretçilerine sunmaya devam ediyor.

Haber/Fotoğraf: Enes ÖZCAN